Dolce&Gabbana - The One Gentleman (2010)
Şu markaların pazarlama stratejilerine bayılıyorum. Bir parfüm çok tutunca, onun bütün formülünü değiştirip yeni sürümlerini atıyorlar ortaya. Aman rafları çoğaltalım, aman parfüm yapalım da kar güdelim demekten başka bir şey değil bu bence. En bilinen örnekler; Christian Dior, Dior Homme intense(ki bu ikisinin başımın üstünde yeri var.), Dior Homme Cologne, Dior Homme Sport. Christian Dior Fahren., Fahren aqua,32, absolute,night(hatta fahrinin baya varyasyonu var.) Çoğu marka bundan geri kalmıyor tabiki. Dolce&Gabbana markası da bu modaya uymuş ve klasik The One in ardından, The One Gentleman ve The One Sport sürümlerini atmış ortaya. Klasik The One i beğenirim. Şimdi inceleme konum olan The One Gentleman a geçelim.
Parfüm Oryantal Fujer olarak geçiyor. Parfümlerde mavi renk her zaman bize akuatik bir izlenim bırakır. Ama bir çok marka bu konuda yanıltır bizi. En büyük örnek Thierry Mugler Angel ve A Man dir. Bu Parfümde onlardan birisi. Şişe ve sıvı rengi Mavi, fakat akuatik hiçbir iz yok parfümde. Keskin bir açılışı var parfümün. İlk sıktığımda baygın turunçgiller geliyor burnuma. Muhtemelen greyfurt yada limon. Her ikisinin karışımıda olabilir. Bunlara ek olarak ta biber eşlik ediyor bu harmana. Açılışına ehh işte diyebilirim. Turunçgiller fena kullanılmamış. Orta notalara geçtiğinde, lavanta kokusu ile karşı karşıya geliyorum. Parfümlerde lavantayı sevmeye çalışıyorum. Zira çok zor bir nota lavanta. Bunun en güzel kullanılmış örneğini Serge Lutens Gris clair ve Guerlain Jicky de gördüm. Ama the one gentleman da çok yapay bir lavanta kokusu ile karşı karşıyayım. Lavantaya destek vermek için, rezene ve kakule eşlik ediyor. Orta kısım bana resmen bitki çaylarını hatırlattı. Zaten rezene buna en büyük etken. Neden kullanmışlar ki bu rezeneyi demekten alamıyorum kendimi. Yapaylık sınırında orta notalar tamamen.
Son kısıma geldiğinde parfüm fazla değişim göstermeden, paçuli ve bir miktar vanilya ile devam ediyor. Parfümün en sevdiğim kısmı burası. Vanilya ve paçuli güzel dengelenmiş. Kapanışa benden tam puan. Bu koku biraz zarif, biraz çekici. Ama baya da bir sofistike. Parfümün kapağı yine klasik The One daki gibi ahşap bir izlenim yaratmış. Okuduğum birkaç bilgiye göre de bu parfüm ABD li aktör Matthew McConaughey için tasarlanmış. Parfümün kalıcılığı ortalamanın altında. Farkedilirlik ise idare eder. Orta notalara geçtikten kısa bir süre sonra biraz düşüyor.
Klasik The One dan sonra bu varyasyon biraz bel altı kaçmış. Parfüm yapalım da adını ne koyalım demişler, bulamamışlar ve The One a kardeş getirmişler gibi bir şey olmuş. Ama yine de kötü bir parfüm değil. Çok ta güzel değil. Sonbahar-Kış aylarında ve serin yaz akşamlarında daha uygun gider diye düşüyorum.
Klasik The One dan sonra bu varyasyon biraz bel altı kaçmış. Parfüm yapalım da adını ne koyalım demişler, bulamamışlar ve The One a kardeş getirmişler gibi bir şey olmuş. Ama yine de kötü bir parfüm değil. Çok ta güzel değil. Sonbahar-Kış aylarında ve serin yaz akşamlarında daha uygun gider diye düşüyorum.
Kalıcılık 10/5
Farkedirlik 10/4
Koku Güzelliği 10/6
