Serge Lutens - La Fille de Berlin (2013)

Yine bir Serge Lutens parfümü ile baş başayım. Bu markanın parfümleri beni benden alıyor adeta. Gerek minimalist şişe tasarımı, gerek şişenin içindeki sıvı renkleri, gerekse o renkli sıvıların son derece doğal ve kaliteli kokuları övgüleri fazlasıyla hakediyor. Marka parfüm tercihlerini genelde doğu-arap esintisinde üretmeyi tercih ediyor. Ülkemizde bulunması neredeyse imkansız gibi görünsede, kullananı oldukça fazla. Bu kadar insanın elbette bir bildiği vardır değil mi bu parfüm evini seçmelerinde. Kuaförlükten, ünlü bir parfüm evine geçişin hikayesini barındırıyor bütün şişeleri. Bugün inceleyeceğim Serge Lutens parfümü, belki de markanın en az harmana sahip kokularından biri. 2013 yılında üretime geçilmiş ve unisex olarak görünüyor. Harmanında sadece Gül ve Karabiber var. Belkide Gül bayanlar, biber ise erkekler için düşünülmüştür gibi bir dolaylama yaptıktan sonra parfümümüze geçiş yapalım...

Yazımın başında da belirttiğim gibi, La Fille de Berlin sadece iki notadan oluşuyor.  Gül ve Karabiber eşliğinde ilerleyip son buluyor. Aslında bu parfüm için anlatılacak öyle uzun şeyler yok ama yine de bişeyler yazmaya çalışayım. Parfümü tenime ilk sıktığım anda oldukça doğal bir gül kokusu burnuma çarpıyor. Son derece doğal bir kullanıma sahip gül bu parfümde. Daha önce bu rayihayı yine ünlü bir niş parfüm evi olan Amouage'nin Lyric Man kokusunda yaşamıştım fakat Lyric Man gülün yanına biraz safran eklediği için farklı bir hava katmıştı. La Fille de Berlinde de son derece doğal bir gül kokusu var. Hatta zaman zaman marketlerde satılan gül sularını andırıyor desem yeridir.

Parfüm tene oturduktan sonra gül yine etkisini gösterirken, karabiber de devreye giriyor ve parfüm bu noktada unisex bir hal alıyor. Bu andan itibaren hafif acı bir gül kokusu buruna çarpıyor. Maison Francis Kurkdijian Lumiere Noire, biraz da Cartier Declaration d'un soir parfümlerinin kız kardeşi gibi duruyor. Başından sonuna kadar pek bir değişimi olmayan bir parfüm ortaya çıkartmış Christopher Sheldrake. Zaten markanın tüm parfümlerinde onun imzası var.

Parfüm unisex tanımına uyuyor. Bu parfümdeki gül kokusuna çoğu kişi burun kıvırabilir. Çünkü dediğim gibi zaman zaman Gül Suyu esintisi veriyor parfüm ve Biber ara sıra hiç belli olmuyor. Dört mevsim kullanıma uygun bir parfüm olduğunu düşünüyorum. Koleksiyon amaçlı olarak temin edinilebilir. Ama Alternatifi oldukça fazlayken Serge Lutens alıyorum diye o paraya ve zahmete değmez diye düşünüyorum. Parfümün kalıcılığı ortalama düzeyde, buna etken olanda karabiber olmalı. Farkedilirlik ise oldukça düşük. Tene yakın durmayı tercih eden bir parfüm. Tam bir tema parfümü. Yapaylık hiç hissedilmiyor, zaten alt tarafı iki nota kullanılmış, onu da yapay kullansaydı ayıp ederdi.

Koku Güzelliği: 5/10
Farkedilirlik: 3/10
Kalıcılık: 3/10