Carolina Herrera - 212VIP (2010)
212 Sexy Man’i sevmeyen ben bakalım VIP’e nasıl yaklaşacağım. Bu arada belirteyim 212vip benim edindiğim 2.ci parfümümdü koleksiyona başlarken. Yani yeri bende ayrıdır. Bu yorumlama işine başladığımdan beri ağırlık olarak Niche parfümlere şans verdiğimi farkettim. Sebebi ise belkide artık Niche parfümleri koklamak hoşuma gidiyordur. Ama uzun süredir şişesi rafta bekleyen, neredeyse ilk göz ağrım olan bu parfüme de bir şans vermek istedim.Carolina Herrera 212VIP zamanın trend kokularından birisiydi. İlginç gourmand yapısı ile farklı bir tarzı var. İçkili bir gourmand parfümü diyebiliriz buna. Fragnatica da Oryantal Odunsu olarak gruplandırılmış. Bence de hemen hemen doğru. Notalarındaki zenginlik ve ilginçlik bu parfümü merak etmek için bir etkendi o zamanlar.
Parfümü ilk sıktığımda alkollü bir koku ile karşı karşıyayım. Ama hafif şekerli bir alkol kokusu geliyor burnuma. Tatlı bir içki kokusu, votka kokusu daha ilk başta kendini buram buram belli ediyor ama dediğim gibi tatlı ve şekerli bir votka. Notalarına baktığımda bu tatlılığı verebilecek tek esansın Çarkıfelek meyvesi yada diğer adı ile Tutku meyvesi olabileceğini görüyorum. Hafiften de keskin kuru baharatlar var. Muhtemelen ya karabiber ya da kimyon. Açılışına eh işte diyebilirim. Yalnız votka olmasaymış oldukça tatlı ve bayık bir açılış olacakmış bu yüzden votka ve baharatların burada kullanılma fikri iyi olmuş.
Orta notalara geldiğinde parfüm pek yön değiştirmiyor içkili bir halde devam ediyor fakat içki kokusu biraz değişti, biraz daha yumuşadı ve asidik bir hal aldı gibi sanki. Bakıyorum ve notalarında cin olduğunu da görüyorum. Öyleyse ikinci dublemizi içebiliriz. Yanında bir de Limon iyi gider demişler ve Misket limonunu da koymuşlar dublemizin içine. Evet hafiften de Misket limonu kokusu alıyorum asitli bir lime(misket Limonu) ama baharatlar halen daha ön planda. Fakat bu sefer baharatların ne olduğundan eminim, karabiber ve nane kesinlikle. Ama o da ne..Havyar mı bu burnuma gelen?? Evet havyar. Orta kısım biraz şölen havası yaratmak istemiş. Hani şöyle özel bir kokteylde almışsınız Limonlu ve bir yaprak naneli cin toniğinizi, ve yanında havyara batırılmış kanepeler, biraz baharatla donanmış. Tam da böyle bir hava var orta kısımda . ama ne yazık ki bu kısmı sevdiğimi söyleyemem.
Son kısıma geçtiğinde parfüm artık ilginç bir değişim gösteriyor. Alabildiğim en net koku amber, ama nasıl amber.. Yapaylık sınırında geziniyor adeta. İlaveten deri ve zencefil kokusu alıyorum. Deri kokusunu neredeyse hissedemeyecek kadar az koklayabildim desem yeridir. En net hissedilen koku, oldukça yapay bir amber ve zencefil. Son kısım oldukça yapay ve rahatsız edici oldu benim için. Ve parfüm bu şekilde uzun süre dayanıp tenden ayrılıyor.
Parfümün bende uyandırığı his ve yarattığı hayal biçimi şu; önce bir gece klübüne gidiyorum, akşamın stresini atmak için. Barmenden bir VotkaRedbull istiyorum yanına da tuzlu fıstık. Ardından iş yemeğine daha doğrusu özel bir davet olan iş kokteyline gidiyorum. Oradan bir Limonlu Cintonik istiyorum ve garson bana bardağın içinde bir nane yaprağı ve bir dilim limonlu Cintonik getiriyor. Küçük bir tabakta da baharatlara bulanmış havyarlı kanepe.
Evet 212VIP 2010 yılında çıktığı zaman büyük etki yaratmıştı. Trend bir koku haline gelmişti. Ve ben bu parfümü kullanırken çevremdekilerin çoğu beğenmekle beraber tepkiler hep aynıydı. ‘’RedBull gibi kokuyorsun’’ Evet aslına bakarsanız birkaç kez koklamamda bende bu hissi aldım. Parfüm gerçekten redbull gibi kokuyor. Daha doğrusu Vodka Redbull gibi kokuyor parfüm. Zaten açılışta votka var e yanına da çarkıfelek meyvesi tamamdır. Parfüm 2011 yılında Emilie Coppermann tarafından tekrar harmanlanmış. Yani 2011 yılında formülasyon değişimine gidilmiş parfümde. Parfümün en beğendiğim tarafı şişesi oldu. Çok estetik bir yapıya sahip şişesi. Ve kapağı mıknatıslı. Ama o güzel şişenin içindeki koku için maalesef aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Ama yine de ilk göz ağrıma saygıdan ötürü markete giderken falan sıkarım diyorum.
